Günümüzde birçok insanın şikayeti olan alerji, vücudun bağışıklık sisteminin herhangi bir maddeye verdiği bir çeşit savunma tepki olarak tanımlanabilir. Tek tip olmayan alerji; vücudun çeşitli yerlerinde, çeşitli yollarla ve alerjenler ile oluşabilmektedir. Alerjik bünyeye sahip (atopik) kişilerde sık tekrarlanan alerji atakları gündelik hayatı etkileyecek seviyeye gelebilmektedir. Bunun için uygun alerji testi yapılmalı ve alerjen maddelerinin tespitinin ardından buna uygun ilaç ya da aşı tedavisi yapılmalıdır. Gelişen teknoloji sayesinde pratik ve etkin alerji testleri uygulanabilmekte ev alınan sonuca göre alerji tedavisi gerçekleştirilebilmektedir.
Alerjen maddelerle çeşitli şekillerle temasa giren vücut alerjik tepkime veya tepkimeler verir. Alerjen maddeler, vücuttaki bağışıklık sistemini alarma geçirerek solunumda zorlanma, hapşırma, öksürme; burun kaşıntısı, tıkanıklığı ve akıntısı olarak gözlemlenebildiği gibi aynı zamanda gözlerde kaşınma, sulanma, kızarma, şişme; deride kaşıntı, kızarma, kabarma gibi sonuçlara yol açabilmektedir.
Alerjiler büyük çoğunlukla solunum, göz ve deride rahatsızlık oluşturacak şekilde görülse de kimi hastalarda bazı alerjen maddeler solunumu durdurmaya bile neden olabilmektedir. Bu durum nadiren görülse de, alerjisi olduğu düşünülen hastanın bir alerji immunoloji uzmanına görünmesi; alerji seviyesinin ve sonuçlarının farkında olarak gerekli tedaviye başlaması büyük önem arz edebilmektedir.
Alerji başta beyaz tenli; deniz kıyısına yakın yerde yaşayan, nemli ortamda bulunan kişilerde daha yaygın görülür. Bunun yanı sıra alerji her bünyede oluşabilecek bir immun sistemi tepkisidir.
Bebeklikten itibaren görülebilen alerji; ilerleyen yaşlarda da vücudun farklı bölgelerinde farklı şekillerde ve farklı alerjenlerle ortaya çıkabilmektedir. Nitekim alerjik reaksiyonlar bebeklik, çocukluk ve ergenlik dönemlerinde şiddeti ve sıklığı daha fazla görülür. Bunların yanı sıra hava kirliliği, stres, gıdalarda bulunan katkı maddeleri de alerji görülme sıklığını arttırabilmektedir.
Kişilerde en sık görülen alerji ‘dönemsel alerji’dir. Bahar ayları; ağaç polenleri, otlar, bitkilerde bulunan polenlerin havada rüzgar yoluyla dağıldığı ve atopik kişilerle en çok temasa girdiği dönemdir. Kişilerde alerji belirtilerinin en çok gözlemlendiği dönemdir. Sadece bahar aylarında görülen alerjiler, dönemsel - mevsimsel alerjilerdir. Bu dönemde atopik kişilerde çoğunlukla hapşırma, öksürük gibi solunum problemleri ve gözlerde kaşınma sulanma gibi problemlere neden olmaktadır. Özellikle astım hastalarının solunum problemleri bu dönemde artış gösterir; alerjiyi önlemek için düzenli antihistaminik kullanımı gerektirir.
Kişilerde alerjiye neden olan maddelere alerjen adı verilmektedir. Polen, toz, tüy gibi en sık rastlanan alerjenlerin yanı sıra kişilerde spesifik alerjilerde görülebilmektedir. Hastalarda en sık rastlanan alerjenlerden bazıları şunlardır:
Atopik olarak tanımlanan alerjik bünyeli hastalarda sıklıkla görülen alerjik hastalıklar şunlardır:
Alerji şüphesi olan kişilere çeşitli alerji testleri yapılarak alerjen maddeleri ve ne şiddette bir alerji söz konusu olduğu tespit edilebilmektedir. Alerjinin geniş çaplı tespit edilmesi için 3 çeşit alerji testi kullanılmaktadır, bunlar: Prick (Deri Delme) Testi, Yama Testi, Kan Testidir.
Prick alerji testi, epidermal olarak uygulanan bir alerjen tespit etme yöntemidir. Rinit, alerjik astım, ilaç ve gıda alerjisi, anafilaksi şüphesi görülen hastalara Prick testi yapılarak Gıda, arı, ev tozu, hayvan tüyleri, polen, ot, mantar gibi alerjenlere alerjisi olup olmadığı, var ise ne şiddette olduğu öğrenilir.
Uygulamada hastanın derisine alerjen maddeleri içeren sıvılar birer damla sürülür ve her biri için mikro birer delik açılır. Ortalama 10 ila 20 dakika sonra deride oluşan reaksiyon (şişlik) ve reaksiyonun büyüklüğüne göre değerlendirme yapılır.
Bir diğer cilde uygulanan alerji tespit yöntemi Yama (Patch) Testi, alerjik kontakt dermatit yani kimyasal alerjilerin araştırılmasında kullanılır. Yama alerji testi atopik hastada takı, dövme, saç boyası, kozmetik malzemeleri, inşaat malzemeleri gibi kimyasal, metal ve egzama teşhisinde uygulanan bir yöntemdir.
Uygulamada alerjen olup olmadığı tespit edilecek maddeler deriye sürülür ve steril bir bant ile üzeri kapatılır. Bant 24 ila 72 saat boyunca bekletilir ve oluşan kızarıklık ve kabarcıklara göre alerjenler ve şiddetleri tespit edilir.
Kan testleri, gıda alerjenlerinin tespit edilmesinde cilt testiyle birlikte değerlendirildiğinde daha verimli sonuç veren; nitekim cilt testleri kadar duyarlı olmayan bir alerjen tespit yöntemidir. Kan testi genellikle ağır deri hastalıkları görülen, deri testinin uygulanamadığı koşullarda tercih edilen, sıklıkla çocuklara uygulanan bir testtir.
Uygulama atopik hastadan gerekli ölçüde kan alınarak gerçekleştirilir. Hastanın kanındaki ‘İmmunglobulin E’ (IgE) antikor seviyesi ölçülerek sonuç vermektedir.
Alerji kimi hastalarda hayat boyu devam ederken kimi hastalarda zamanla ortadan kaybolmaktadır. Nitekim burada önemli olan hastanın alerjen maddeden olabildiğince korunması ve hayat kalitesini koruyabilmesidir. Bunun için alerji testinin ardından uygulanmaya başlayacak ilaç tedavisiyle alerjiden uzak kalınabilir.
Günlük hayatı etkileyen, alerjisi solunumu etkileyen ve alerjik hastalıklara neden olan atopik kişilere ilaç tedavisi dışında immünoterapi yani alerji alerji aşısı uygulanabilir. Belli aralıklarla birkaç yıl boyunca alerjen maddelerin vücuda enjekte edilmesiyle vücut alerjiye bir nevi bağışıklık kazanarak alerjiye tepki vermeyi sonlandırır veya minimum düzeye indirir.